Kadınlar neden geçmişlerini silmez
Cosmopolitan
Koskoca Oscar Wilde boşuna dememiş “Kadınlarda geçmiş, erkeklerde gelecek ararım” diye. Haydi, ona da “maço” desenize! Eski sevgilisini bir türlü unutamayan ve yeni sevgililerinde hep onu arayan kadınlar, bu yazının konusunu oluşturuyor.
Kadınlar neden geçmişlerini silmez
Son günlerde, kızlı-erkekli sohbetlerde bir nokta dikkatimi çekti. Konu ne zaman kızların eski sevgililerinden açılsa, yıllar evvel ayrılmış olsalar bile, hafızalarında o kadar net ve taze duruyor ki her detay; tüm yaşanmışlıklar sanki hiç bitmemiş gibi anlatılıyor. Üstüne üstlük yaşanmış, güzel ya da kötü ne varsa geçmişi yâd eder gibi değil, o an yaşıyormuş gibi hissettiriyorlar karşı tarafa da. Bunda da -davranış biçiminizden anladığım kadarıyla- siz kadınlara göre yanlış ya da erkeği kötü hissettirebilecek hiçbir durum yok. Örnek vermem gerekirse, çok sevdiğim bir kız arkadaşımla öğle yemeğinde buluştuk; her zaman olduğu gibi benim özel hayatımı şakayla karışık eleştirirken konu birden onunkine döndü. Hissettikleri, benim hayatımın şokuna uğramama ve kadınlara hiç olmadığından fazla korku ve güvensizlikle yaklaşmama neden oldu. Kısaca anlatıyorum: Bizim kızın şimdiki sevgilisi çok iyi; onu çok seven, tüm beklentilerine karşılık bulduğu ve neticesinde evlenmeyi düşündüğü bir adammış. “Ne kadar çok seviyorsun” diye sordum; “Onun üzülmesine kıyamam, onun yerine ben ağlarım” dedi. “O zaman öncekini tamamen unuttun mu” diye sorup “Evet” cevabını beklerken, bir de ne duyayım! “Eskisine karşı duygularım bitmiş olsa da, bir daha onunla birlikte olmak istemesem de onu bir yerde gördüğümde nefesim kesilir, sonuçta o benim için ilkti.” Bu cümleyi duyduğumda beynimden vurulmuşa döndüm. Hatta onun rahatlığı da tuz biber oldu. “Kızım, sen ne diyorsun bu anlattığın cinayet sebebi” dememe de kahkaha atıp “Ama ne yazık ki gerçek bu” demesi de cabası!
Kadınlar neden geçmişlerini silmez
Geçmişle yaşamak
Kendi kendime bu arkadaşımın söyledikleriyle genelleme yapmamaya karar verdim ama tam da bu sırada başka bir kız arkadaşımı gördüm. Kısa bir sohbetin ardından kafamı kurcalayan konuyu ona da anlattım. Ne yazık ki o kızı haksız bulacağı yerde söyledikleriyle bana “Beterin de beteri varmış” dedirtti. “Arkadaşının söyledikleri doğru” dedi ve ekledi: “Kadınlar sevgililerinden ayrıldıkları zaman onu unutabilmek için başka bir erkekle çıkarlar. Yalnız kalmayı sevmezler; bir erkeği unutabilmek için yerine birinin gelmesini beklerler. Eğer bir kadın yeni sevgilisinde aradığını bulamazsa o zaman eski sevgilisine geri dönmenin yollarını arar ya da her şeyi unutturacak yeni bir erkeği hedefler. Ne istediğine gelecek olursak; ona kendini iyi hissettirebilecek, yalnız kaldığında geçmişi unutturabilecek kısacası egolarını tatmin edecek, devamlı güzel sözler duyabileceği birini ister. Ve bu süreçte karşısındaki erkek saf saf sevildiğini hissederken, hatta “hayatının kadını”nı bulmuşçasına sevinirken, kadın o esnada hâlâ geçmişteki sevgilisiyle yenisini kıyaslar.
Kadınlar neden geçmişlerini silmez
Attığı her adımda, söylediği her sözde onu hatırlar.” Bütün bu anlattıklarının üstüne şunu sordum: “Kadın ilk sevdiği, aşık olduğu, ilk kez birlikte olduğu erkeği, sonrasında başkasına aşık olsa bile asla unutmaz, değil mi?” Cevabı şuydu: “Bunlar bir şehir efsanesi inanma; kadının aklında kalan sadece güçlü bir erkektir. Kadınlar her zaman bir erkekte güç ister ve o kişi kadının hayatında yer edinir. Sadece aklında kalan odur. Onun ilki de odur, sonu da odur. Hatta bak, geçen gün bir arkadaşımı daha gördüm, onu bir senedir birlikte olduğu sevgilisiyle zannederken o eski sevgilisiyle karşıma çıktı. Meğer onu bir türlü unutamamış ve ilk bulduğu fırsatta da ona geri dönmüş.” Bütün bu anlatılanlardan sonra benim yüz halimi tahmin etmeniz çok da zor olmasa gerek. Bu yaşananları kişisel hikayeler olarak görmeye çalışsam da ister istemez genelleme yapmadan olmuyor. Tabii doğal olarak da insan dehşete kapılıyor. Açıkçası ben zaten biz erkeklerin, siz kadınların korkusuzca oynadığı bu entrikalar karşısında çok aciz ve çaresiz kaldığımıza inanıyordum. Şimdi büsbütün kandırıldığımıza bir kez daha şahit oldum.
Kadınlar neden geçmişlerini silmez
Erkeklerde durum nasıl?
Maalesef biz istesek de yapamayız böyle şeyler; onda birini yapmaya kalksak anında hissedersiniz. En basitinden siz baş başa yemek yediğiniz erkek arkadaşınızın uzaklara dalıp gittiğini, çalan romantik bir şarkıda duygulandığını, yalnız kalmak istediğini ya da ilk sevgilisiyle karşılaştığı zaman elinin, ayağının titrediğini gördünüz mü? Belki milyonda bir! Çünkü erkekte geçmiş bitmiştir; onu sırtında bohça gibi taşımaz. Keşke siz de bunu yapabilseniz çünkü bilin ki o anlamasa da bir an bile geçmişinizi düşünmeniz, iç geçirmeniz onun sevgisine vurduğunuz en büyük darbedir. Bir gün “Neden bunlar benim başıma geliyor” demenize sebep olur. Benden söylemesi!




